top of page

Deri Rengi ve Evrimi

Tüm vücudumuzu mükemmel bir kılıf gibi sarmalayan derimizin bugüne kadar hangi değişikliklere uğradığını, nasıl evrildiğini hiç merak ettiniz mi? Gelin birlikte kısaca deri evrimine bakalım.


ree

Görsel 1


Dünya üzerinde yer falan farklı toplumların deri rengi siyahtan beyaza değişiklik göstermektedir. Bu çeşitlilik; cinsiyet, yaş, kalıtsal özellikler, coğrafi konum gibi çevresel ve genetik faktörlerden kaynaklanmaktadır. 


Deri rengindeki farklılıkları doğrudan etkileyen kalıtsal özelliklerden biri melanosit hücreleri tarafından yapılan melanin pigmentidir. Melanin pigmentinin deride artıp azalması ten rengini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Melanin pigmentinin yoğunluğuyla orantılı olarak derinin rengi de koyulaşır. Ayrıca melanin pigmenti cildi zararlı UV ışınlarına karşı koruma görevi de üstlenmiştir. 


Deri renginin oluşmasında etkili bir diğer etken hemoglobindir. Oksihemoglobin, oksijene bağlı olan hemoglobini ifade eder ve oksijene bağlı olmayan deoksihemoglobine göre deriye daha açık tonlarda kırmızı renk verir. Ancak melanin pigmentinin fazla olduğu bireylerde hemoglobinin etkisi baskılanmaktadır. 


Deri Renginin Evrimsel Süreci

Bilim insanlarına göre ilk insanların vücudu şempanzeler gibi kıllarla kaplı haldeydi ve deri rengi açık renkli, beyaza yakındı. Dünya kuraklık etkisi altındayken göç eden insanların vücutları, ekvatoral bölgelere güneş ışınlarının dik düşmesi nedeniyle sıcaklığın fazla olması vücut ısısında aşırı artışa neden oluyordu. Terlemenin sadece kıllarla örtülü olmayan el ve ayakta gerçekleşmesi de vücut ısısında gerçekleşen artışın önüne geçilmesinde az rol oynuyordu. Bu sorunun çözülebilmesi için vücutta yeni ter bezleri oluştu ve zamanla kıllarda azalma meydana geldi. Bu adaptasyonlar sayesinde terleme arttı ve vücut ısısındaki artışın önüne geçilerek ısı kaybı kolaylaştırıldı. Ayrıca kıllarda azalmanın başka sebepleri olarak kılsız bireylerin cinsel seçilimde sık tercih edilmesi ve kılsız vücudun daha hızlı kuruması da öne sürülmüştür.


Vücut kıllarının dökülmesi sonucunda kılların altındaki beyaz deri ortaya çıktı. Bu beyaz deri, yüksek sıcaklığa ve zararlı UV ışınlarına maruz kalmaktaydı. Deriye rengini veren melanin pigmentinin aynı zamanda cildi UV ışınlarının zararlarından koruduğundan bahsetmiştim. Kılların azalması ile melanin pigmentinin yoğunluğunun artacağı şekilde bir seçilim gerçekleşti. Beyaz tende çok az miktarda melanin bulunması nedeniyle sıcaklığa dayanamayan atalarımız ölürken, deri rengi mutasyona uğrayıp koyulaşanlar doğal seçilim ile hayatta kalmayı başardılar. Bu değişiklikler sonucunda insanın evrimleşmesi sırasında günümüzde yaşayan insanların atasının deri renginin siyah olduğu bilim insanlarınca söylenmektedir. 



ree

Görsel 2


Atalarımızın bugünden yaklaşık 70 milyon yıl önce ekvatoral bölgelerden kuzeye göç ettiği düşünülmektedir. Göç sonucunda tabii ki yeni evrimsel dönüşümler de kaçınılmaz hale gelmiştir. Ekvatoral bölgelerden kuzeye doğru gidildikçe D vitamini üretimde önemli olan UVB, atmosferin dış katmanlarında daha çok tutunur ve etkisi azalır. Yaşamsal öneme sahip D vitaminin üretilmesine yönelik deri rengi beyazlaşmaya uğramıştır. Melanin pigmentinin UVB ışınının emilimini azaltması nedeniyle deride melanin miktarı azalmış ve cilt tonu siyahtan beyaza evrilmiştir. Bu sayede D vitamini üretimi artırılmıştır. Ekvatoral bölgede yaşamlarını sürdüren insanlarda ise deri rengi siyah kalmış ve aşırı miktarda D vitamini üretiminin önüne geçilmiştir. Ayrıca seneler içinde yaşanan göçler nedeniyle göç edilen bölgeye göre, siyah deri beyaza, beyaz deri siyaha evrilmeye devam etmiştir. Deri rengindeki bu evrim tek yönlü değildir. 


Günümüzde Deri Renginin Modifikasyonu

Güneşe maruz kalan deride melanin pigmenti parçalanmaktadır. Parçalanma sonucunda melanosit hücreleri, parçalanan melaninden daha fazla sayıda melanin üretir ve cildimiz daha koyu renk görünür. Bu durumu biz bronzlaşma olarak adlandırıyoruz ve hepimizin bildiği gibi bronzlaşmak kalıtsal olarak bir değişikliğe yol açmaz. Bir süre sonra cilt rengimiz eski haline dönebileceğinden bu durum modifikasyona örnektir. 


Deri renginin değişiminden bahsettiğim bu yazımda görebileceğiniz üzere coğrafya ve çevresel koşullar deri renginin evriminde çok önemli bir paya sahip ve deri rengimiz birbirimizden farklı da olsa aslında hepimizin atasının deri rengi siyahtı. Hepimiz siyah renkten evrimleşerek bugünlere geldik. Bizden önceki aile büyüklerimiz nerede yaşadıysa ten rengimiz onlara göre evrildi. 


Azra Melike Kara


KAYNAKÇA


Yorumlar


bottom of page